1. Sayı (Mart 2022) Dünya kapitalizmi artık kendisini palyatif tedbirlerle ayakta tutuyor ve krizin şiddetlendirdiği pazar paylaşımı, rekabeti soğuk savaştan sıcak savaşlara doğru tırmandırıyor. Dünya kapitalizminin artık tek umudu, ne zaman gerçekleşeceği ve hangi faturaları getireceği tam olarak bilinemeyen dördüncü...
Rusya Ukrayna’nın beşte birini işgal etmiş durumda. Almanya’da Sosyal Demokrat Parti, Yeşiller ve Liberaller koalisyon hükümeti 2. Dünya savaşından bu yana en yüksek askeri bütçeyi onayladı. Japonya İkinci Dünya Savaşı’ndaki yenilgisinin ardından uluslararası anlaşmalarla da kısıtlanan silahlanma harcamalarının önündeki yasal engelleri kaldırdı. İsviçre dış...
2. Sayı (Mayıs 2022) HDP’nin varlığı ve savunduğu Üçüncü Yol ve anti-faşist cephe politikaları, tek adam rejiminin varlığını tahkim etmesinin önündeki en önemli engeli oluşturuyor. O nedenle HDP kapatılarak faşist rejimin tahkimatı için “yol temizliği” yapılmak isteniyor. AKP, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”...
2. Sayı (Mayıs 2022) AKP’nin sınıfsal temelini oluşturan sermaye, bezirganlıkla post-modern burjuvalığı harmanlamaktadır. AKP’nin zihin yapısı da bu maddi temeller üzerinde şekilleniyor. Keza AKP’nin dış politikası da… Türkiye’nin, bugün savaşmakta olan Ukrayna ve Rusya’nın her ikisi ile de, farklı düzeylerde ve...
2. Sayı (Mayıs 2022) İkinci ayını dolduran Rusya-Ukrayna savaşını emperyalist kutuplar arası paylaşım ve hegemonya mücadelesinin penceresinin sınırlarından değerlendirmek süreci doğru analiz edebilmek için eksik kalacaktır. Tablonun tamamını anlamak, bu savaş ve bağlamları karşısında nasıl konumlanacağımızı doğru tespit edebilmek için...
Yaklaşık çeyrek asırdır süren ve son on yılda ivmelenen mevcut sermaye rejiminin faşizme dönüşüm süreci, gerek devletin gerekse toplumun yeniden yapılandırılması vb. boyutlarıyla sürerken; toplumsal taraflar bir yandan da 2023 seçimlerine hazırlanıyor. Burjuva muhalefet 6’lı masa etrafında toplanmış, devri-sabık yaratmadan “Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme”...
1. Sayı (Mart 2022) Tarihin akışının hızlandığı bir döneme giriyoruz. Çelişkiler keskinleşiyor, söylemler sertleşiyor, baskılar şiddetleniyor, daha önce “o kadarı da olmaz” denilenler oluyor/yapılıyor. İşsizlik, yoksulluk, giderek sefalet koşullarında yaşamaya zorlanan emekçi ve ezilen kitleler, son zamların görülmemiş derecedeki ağır...
Geri dönüşü olmayan sınıfsal ve gezegensel felaketler, medeniyetin çöküşünü ve insanlık için mutlak bir felaketi heceliyor. Kapitalizmin motoru ve aynı zamanda amacı sonsuz, katlanarak artan sermaye birikimi olduğu için bu sistem ancak yok etme yolunda ilerleyebilir. Böyle bir sonuçtan kaçınmak için dünyanın şu andaki yönelimi göz önüne alındığında, “sürdürülemez” kapitalist sistemi değiştiripolağan seyri...
NATO’nun Madrid toplantısı Türkiye tarihi bir seçimin sathı mailine girerken AKP-MHP faşist koalisyonunun topluma sunacağı hiçbir vaat kalmamış bulunuyor. Ekonomik bunalımın toplumsal krizleri katmerlendirdiği atmosferde, Erdoğan, iktidarını koruyabilmek için savaş planlarını yeniden harekete geçirmeye çalışıyor. Ukrayna Savaşı’nın gölgesinde uluslararası krizlerden istifade etmeye çalışması da...
Ülke boylu boyunca seçim sürecinin içine girmiş durumda. Her an bir seçim tarihi önümüze düşebilir. Eğer önümüzdeki günler ya da aylarda rejim sahipleri başka bir kurgu peşinde değiller ve sandık dışı yollarla rıza üretmek gibi bir yola girmeyeceklerse, en geç 2023’ün Nisan...